31.03.2018

Halona Yoga | Yoga üzerine [mini] sohbet

Halona Yoga IG hesabı aracılığıyla, rekreasyonel anlamda üssel bir ivme ile büyümekte olan ciddi ve bir o kadar da keyifli bir topluluğun içine girmiş oldum. Özenle seçilen hem ilham veren; hem motive eden; hem de eğitici içeriklerle, yoga çatısı altında kurulan birçok IG hesabının arasından açık ara ve çok kısa bir süre içinde sıyrılan ve her geçen gün herhangi bir destekleyici unsur olmadan da büyümeye devam eden bir hesap oldu Halona Yoga. Genellikle akış, dizin ve seriler paylaştığım hesap, takipçiler ve işbirlikçileri tarafından da olumlu geri dönüşler ve teklifler alıyor.

Yoga nedir?


Yoga; beden (asana), nefes (pranayama) ve zihin (meditasyon) üçlüsünün bütünleşme pratikleridir. Patanjali'nin tanımı ile "zihin dalgalanmalarından arınma" olarak tariflenmektedir. Bu ifade de, her beşeri ifadenin yaşayabileceği şekilde; farklı zihinlerde, farklı yorumlara sebebiyet vermekte. Burada benim anladığım ise bu dalgalanmalardan arınma durumunun bir hedef değil; metot olarak kullanılması gerektiği. Bu durumda zihindeki dalgalanmaların sebebi ise basit şekilde düşünüldüğünde dikkatin iç ve dış etkilerle dağılmasıdır. Dikkat şu şekillerde dağılabilir: Cehalet, kendicilik (ego), kin ve bağlılık. Tek tek terimlerin içine girip açıklama yapmaya niyetlenmiyorum; ancak üzerinde düşününce her kafada birtakım fikirler belirmeye başlıyordur. Kısaca yoga, kişinin benliği ile birleşerek, etiketlerden ve zihni meşgul eden iç ve dış yönlendirmelerden arınması durumudur diyebiliriz. 

İlkelerimiz nelerdir?


Halona Yoga'nın mottoları arasında çok çeşitli düşünce ve bilinç durumları yatmakta. Bunlardan en önemlileri yoganın, kaç kilo ya da kaç cm olmanızdan bağımsız olarak her vücut tipi için uygulaması mümkün olan bir etkinlik olması. Ayrıca yoga, bulunduğunuz yerde ve o anda var olduğunuzu fark etmenizi destekleyen bir araç. Yoga yaparken nefes, beden ve zihnin birleşimini deneyimleyebiliyorsunuz. Üçüncü mottomuz ise yoganın popüler bir kişisel gelişim aracı olarak kullanılmasından ziyade kişisel kabulleniş ve farkındalık yaratması.

Kimileri hiç esnek olmadığından yakınıp yogaya başlamadan soğuyabiliyor. Bu algıda, sosyal medyanın ve onun gibi platformlarda paylaşılan görsellerdeki gönderilerin, bazılarına göre uygulanabilir olamaması fikri yatıyor. Halbuki yoga yaparken kişi kendi ile iletişimde olmalı; yan mat üzerindeki ya da ekranda gördüğü kişinin ne kadar esnek/dengeli/güçlü vb. olduğu ile değil. İşte bu noktada "Yoga nedir?" sorusunu yanıtlarken kullandığımız zihni dalgalandıran yargılar üzerinden, bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olma sorunsalı ile karşılaşıyoruz. Halbuki bahane üretmeden, ön yargılardan kurtularak, sadece farklı bir etkinlik deneyimlemeye açık olmanın bile faydasını görebiliriz. 

Bir yoga dersi içeriği nasıl şekillenmeli?


Ders olarak, stüdyolarda görmekte olduğumuz yoga egzersizleri 1 saat ile 1:15 arasında bir süre öngörülerek yapılmaktadır. Yoga dersi içeriği ise aşağıdaki şekilde özetlenebilir:
  • Meditasyon / 5 dakika
  • Hafif ısınma  / 10 dakika
  • Tam ısınma / 15 dakika
  • Ayakta pozlar | yüzüstü pozlar | sırtüstü pozlar / 25-30 dakika
  • Savasana / 5-10 dakika
Youtube ya da çeşitli diğer uygulamalar aracılığıyla online olarak yoga pratiğinizi istediğiniz yerde  de yapabilirsiniz. Ancak daha önce hiç yoga yapmamış ve hareketleri kendi vücudunuzda düzelterek ilerleme şansına sahip değilseniz; en azından işin özünü kavrayabilmek için eğitmen bir yogi eşliğinde birkaç ay ders almanızda büyük fayda var. Ayrıca yoga pratiğinizi kendi başınıza yapmak dışında; bir topluluk eşliğinde deneyimlediğinizde, birlik olarak hareket etmenin de çok farklı bir keyif verdiğini göreceksiniz. Başlangıç olması için, Fightmaster Yoga Youtube hesabının 1 saatlik tüm vücut ashtanga yoga esintili aşağıdaki videosu ile hızlı bir giriş yapabilirsiniz. Herkese kucak dolusu sevgiler...


23.01.2018

İspanya'nın kalbinde bir hafta sonu gezisi | Madrid'te Görülebilecek Turistik Duraklar

İspanya’nın başkenti Madrid, 3,5 milyona yakın nüfusu ile Avrupa’nın en kalabalık şehirleri arasındadır. Tarihi dokusu ve kültür-sanat etkinlikleri ile İspanya’nın önemli merkezlerinden biri olarak görülmektedir. Gezi süresince, İspanya deyince ilk akla gelen kentlerden Barselona kadar mimari altyapısının kuvvetli olmadığını gözlemledim. Şehirdeki zengin ve aristokrat kesimin ağırlığı dolayısıyla stil biraz daha Neoklasisizm’e yakın. 1920’lerden sonra da daha çok Art-Deco eğilimli binalar göze çarpmakta. Franco rejimi sonrası ve özellikle de Avrupa Birliği’ne giriş ile İspanya geneli gibi Madrid de gelişip mimari ve kültürel açıdan zenginleşerek Avrupa’daki öncü kentler arasında yerini aldığını söyleyebiliriz. 

Madrid’i gezmek için 2 günlük bir gezi planladım. Konum olarak önemli, tarihi altyapısı kuvvetli herhangi bir yere kısa süreliğine gittiğim zaman önceden muhakkak araştırma yapmayı tercih ediyorum. Şehri gezerken de tabii ki farklı rotalar, ilham veren mimari öğeler, sokak sanatları gibi atraksiyonların etkisinde kalıp doğaçlama hareket ettiğim de oluyor. Bu yazıda Madrid için kısa bir tur planlayacakların görmesini ve deneyimlemesini önerdiğim lokasyonların bir derlemesini bulabilirsiniz. 


ULAŞIM 

Madrid’te 2 gün geçireceğimden, sadece yürüyerek bütün şehri dolaşmanın çok realistik olamayacağına karar verdim ve 2 günlük ulaşım kartı aldım. (Madrid tourist travel pass) Bunun için Zone A’yı kapsayan bölümü seçip, otomatlardan satın alımı gerçekleştirebilirsiniz; ancak 10 kullanımlık ya da tek bilet olarak da seçenekler mevcut. Sadece gideceğiniz lokasyona veya durakların isimlerine aşina olmanız gerekiyor. Madrid metro haritaları için buraya tıklayabilirsiniz. 2 günlük ulaşım kartı ile A bölgesi içindeki her türlü ulaşım aracına erişim sağlayabilirsiniz.

Madrid’teki toplu taşımalarda karşılıklı güvenden çok, zorunluluk üzerine dönen bir etkileşim söz konusu. Avrupa’nın diğer birçok kentindeki gibi otobüse her kapıdan biniş yapamıyorsunuz mesela. Türkiye’deki gibi ön kapıdan girip, biletli bir yolcu olduğunuzu şoföre sunmanız beklenmekte. 

PUERTA DEL SOL


Konakladığım yer Puerta Del Sol (Sol Kapısı) meydanına çok yakın olduğundan öncelikle her daim kalabalık olan bu meydan ile başladım. Meydan’da eski postane binası, III. Carlos heykeli, Madrid’in arması da olan Madroño denilen kocayemiş benzeri bir ağaçtan meyve yiyen ayı heykeli, Tio Pepe markalı sherry içkisine ait reklam panosu, postane binası önündeki İspanya’nın merkezi kabul edilen 0 km taşı görülebilecekler arasında. 


PLAZA MAYOR


9 yerden girişi olan dikdörtgen biçimli yarı kapalı bir meydan. Meydan etrafında espadril satan dükkanlar, metal kutular içinde kurabiye ve zeytin görünümünde içi fıstıklı çikolata satan şekerlemeciler, büfe mantığında özellikle deniz ürünleri satan (ekmek arası kalamar, hamsi, salyangoz, mezgit gibi) yemek yerleri ve tabii ki cafe’ler bulunmakta. 

MERCADO DE SAN MIGUEL


Her türlü tapas, zeytin çeşitleri, peynir çeşitleri, deniz ürünleri (özellikle istiridye), unlu mamülleri gibi yiyecek ve içecek reyonlarının bulunduğu üzeri kapalı bir market alanı. Özellikle iş çıkışında tapas’larını ve içkilerini alan lokallerin keyifle sohbet edip atıştırma yaptıkları bir buluşma noktası. 

PALACIO REAL DE MADRID


Önemli devlet törenleri sırasında kullanılan Kraliyet Sarayı, Avrupa’daki örnekleri arasında en büyük yüz ölçümüne sahip. İç mimari dekorasyonunda kullanılan farklı ve ihtişamlı malzeme ve inşai teknikler ile dikkat çekmekte. Saray gezisi sırasında fotoğraf çekilmesine izin verilmiyor. Ayrıca Kraliyet Sarayı’nın hemen yanındaki Real Basilica de San Francisco el Grande Bazilikası özellikle tavan süslemeleri ve mistik iç mekan tasarımı ile ziyaret edilmesi gereken binalar arasında. 

MUSEO DEL PRADO


Dünyanın en önemli müze ve sanat galerilerinden biri olarak gösterilen Prado Müzesi’nde ünlü İspanyol ressamlar Goya, Velázquez gibi sanatçıların eserlerinin yanı sıra Carravagio, Rembrandt, Dürer gibi farklı kültür ve ülkelerden sanatçıların da eserleri sergilenmekte. 

MUSEO REINA SOFIA

Picasso’nun ünlü eseri Guernica’ya ev sahipliği yapan dünyanın en büyük çağdaş sanatlar müzesinden biri olan Reina Sofia Müzesi’nde ağırlıklı olarak modern sanat eserleri ve Dali, Miró, Gris gibi ünlü İspanyol ressamlara ait eserler ve uluslararası düzeyde tanınmış sanatçılara ait eserler sergilenmekte. 

MUSEO THYSSEN-BORNEMISZA
Paseo Del Prado Caddesi üzerinde Sanatın Altın Üçgeni (Golden Triangle of Art) olarak adlandırılan müzelerin üçüncüsüdür. Özel bir kuruma ait olan müzede klasik ve modern sanat eserlerine yönelik kişisel koleksiyondan eserler sergilenmekte. 

CAIXAFORUM MADRID
İsviçreli mimarlar Herzog & DeMeuron tarafından inşa edilen müze ve kültür merkezi olarak hizmet veren binanın yanında, ünlü botanikçi Patrick Blanc tarafından tasarlanmış Dikey Bahçe bulunmakta. 

PARQUE DEL BUEN RETIRO



Önceleri İspanyol monarşisine ait olan park, daha sonra kamu kullanımına geçerek Madrid’in en çok ziyaret edilen turistik atraksiyonlarından biri haline gelmiş. Park içindeki çeşitli heykeller, binalar, göletler, gül bahçesi, badem ağaçları (Mart ayındaki ziyaretimde çiçek açıyorlardı), İspanyol kolonilerinden getirilen egzotik bitkilerin sergilenmesi amacıyla cam ve çelik konstrüksiyondan yapılmış Kristal Palas görülebilecek arasındadır. 

ESTACIÓN DE ATOCHA

Atocha İstasyonu görkemli mimarisi ile dikkat çekmektedir. Çelik ve camdan oluşan 157 m genişlik ve 27 m yükseklikteki çatı, yanlarda tuğla malzeme ile yapılmış cephelere oturmaktadır. Yerel ve bölgesel seferlerin düzenlendiği tren istasyonu ismini, binanın yakınında bulunan Atocha Bazilikası’ndan almaktadır. 

EDIFICIO TELEFÓNICA

Gran Via Caddesi üzerinde bulunan, 1920’ler Amerikan mimarisinden ilham alarak tasarlanmış; ancak bezemeleri ile barok mimarisi de içeren ikonik binadır. 

PLAZA DE CIBELES

Madrid’in en önemli kent simgelerinden olan Cibeles Çeşmesi ve Sarayı ile Banco De España, Palacio Buenavista gibi önemli yapılarla çevrelenmiş meydan. Ayrıca bu meydan yakınında Gran Via ve Calle de Alcala Caddelerinin kesişim noktasında Metropolis Binası görülebilecek arasında. 

PLAZA DE COLON

Colon Meydanı’nın orta noktasında bulunan sütun üzerinde ünlü İtalyan kaşif Christopher Columbus’un durduğu heykeli bulunmaktadır. Ayrıca meydanda Torres De Colon isimli ikiz kulelerden oluşan gökdelen, Museo Arqueológico Nacional (Arkeoloji Müzesi) ziyaret edilebilecekler arasındadır. 

PLAZA DE TOROS DE LAS VENTAS
Las Ventas olarak da kısaltılan 25bin seyirci kapasiteli boğa güreşi arenası. İslami mimari etkisi altında inşa edilen yapının açılışı 1931 senesinde gerçekleştirilmiş. Arenada maalesef hala boğa güreşi gösterileri düzenlenmekte. Ayrıca konser, tiyatro, tenis maçları gibi farklı ve çeşitli performanslar da yapılmakta. 
Estacion De Atocha, Plaza De Toros De Las Ventas (soldan sağa üst)
Plaza De Cibeles, Edificio Telefonica, Torres De Colon (soldan sağa alt)
ESTADIO SANTIAGO BERNABÉU
Real Madrid Futbol Kulübü’nün ev sahipliğini yaptığı masif betonarme strüktürlü futbol stadyumu, ekleme ve renovasyonlarla 81bin kişilik seyirci kapasitesine sahiptir. Metro bağlantısı bulunan stadyumu düzenlenen turlarla gezebilme ve müzesini ziyaret etme şansınız bulunmakta. 

TEMPLO DE DEBOT

Aslen Mısır’da M.Ö. 200 yılları civarında inşa edilen tapınak, Asvan Baraj yapımı sırasında zarar görmekten kurtarılması adına Mısır Hükümeti tarafından İspanya’ya bağışlanmıştır. 

PLAZA DE ESPAÑA
Şehrin büyük ve önemli meydanlarından sayılan Plaza De España çevresinde, Torre de Madrid ve Edificio España yüksek katlı binaları ile meydanın orta bölgesinde Cervantes Heykeli ve Don Kişot ile Sancho Panza heykelleri bulunmaktadır.

RIO MANZANARES

Manzanares su yatağının rehabilitasyonu sırasında yapılan peyzaj düzenlemeleri, aktivite ve spor alanlarını kapsayan nehir kenarı rekreasyon bölgesidir. 

PUERTA DE EUROPA (Gate of Europe, Kio Towers)

Kio Torres adı ile de bilinen Avrupa’nın Kapısı isimli eğimli ikiz iş kuleleri.

15.01.2018

7 Color Palettes for Interior Design | İç Mekân Tasarımı için 7 Renk Paleti

İç mekân tasarımında mobilyalar, halılar, duvar boyası, aydınlatma elemanları, perde ve döşemelik kumaşlar gibi seçimleri yaparken renk kullanımı büyük önem taşımaktadır. Renk seçimleri, yaratılan alanın vakit geçirilmesi keyifli bir yer olmasına olanak sağlarken; renk psikolojisi ile de kullanıcılar üzerinde etkili bir rol üstlenmektedir. Örneğin; kırmızı, stresi arttıran bir renk olarak kabul edilse de; turuncuya kaçacak şekilde sarı ve yeşil tonları ile kombini, kullanıcılar üzerinde canlılık ve enerji veren bir his uyandırmaktadır. Sıcak veya soğuk tonlar, pastel tonlar, toprak tonları, deniz tonları, orman tonları, kırmızı yemiş tonları gibi çok çeşitli palet seçenekleri arasından, mekanın fonksiyonu ile doğru orantılı olarak seçimler oluşturulabilir. Aşağıda iç mekân tasarımında sizlere faydası olacak renk paleti örneklerini 7 farklı konsept eşliğinde hazırlanan görsellerde inceleyebilirsiniz.





  


Yukarıdaki görsellerde, referans bir resim üzerinden 5 farklı renkten oluşan kombinler paylaşılmakta. Geçenlerde denk geldiğim bir siteden de bu vesile ile bahsetmek istiyorum. İsmi 'Flat UI Colors' (link için buraya tıklayabilirsiniz). İşiniz gereği olur da  herhangi bir platformda - basılı ya da ekran üzerinde - layout hazırlamak durumunda kalırsanız; Flat UI'deki renk kombinasyonları arasından seçimler yapabilirsiniz.