11.10.2016

Ruh ve Beden Sağlığı için | Zen Budizmi ve Japon Bahçesi Tasarımı

Zen Budizmi'nin huzur ve dinginlik sağlayan meditasyon bahçeleri üzerine derlemiş olduğum Japon Bahçeleri tasarımına yönelik yazımın içeriğini Uplifers üzerinden okumak için buraya tıklayabilir ya da detayları aşağıdan takip edebilirsiniz. 

Etkileyici ve çok yönlü bir kültür altyapısına sahip Japonya, bir yandan binlerce yıllık geleneklerin şekillendirmesi ile köklerine doğru inerken; diğer yandan hızla ve süreklilikle gelişmekte olan teknoloji ve moda gibi birçok sektöre de yön vermektedir. II. Dünya Savaşı sonrası yok olmuş ve adeta küllerinden yeniden doğup Dünya'nın üçüncü büyük ekonomisi haline gelebilmiş olmalarının altında yatan en büyük nedenlerden bazıları şüphesiz ki; dur durak bilmeyen çalışma azimleri, geleneklerine bağlılık, toplum olarak bir arada yaşamanın getirmiş olduğu sorumluluk bilinci ve tutumluluk gösterilebilir. 

Beni neredeyse her konuda etkilemekte ve kendine hayran bırakmakta olan Japon kültürünün Zen Budizmi ile bağlantıda olan Japon Bahçesi Tasarımı üzerine derlediğim bilgileri bu yazımda sizlerle paylaşmaktayım. Ayrıca yakından bir Japon Bahçesi görmek isterseniz, 2003 yılında Japonya'da Türk Yılı ilan edilmesi dolayısıyla, her iki halkın arasındaki kardeşlik duygularının pekiştirilmesi amaçlanarak İstanbul Sarıyer'e Baltalimanı Japon Bahçesi yapılmıştır. Aynı şekilde İstanbul'un kardeş şehri olan Japonya'daki Shimonoseki şehrinde de Türk Lale Bahçesi bulunmaktadır.



Zen, Japonca kökenli bir kelime olup derin düşüncede olma durumu şeklinde Türkçe'ye çevrilebilir. Budizmin bir kolu olarak da tariflenen Zen, meditasyona verdiği önem ile kendini var etmektedir. Günlük sorunlardan kurtulmanın en etkili yolu olarak beden ve zihnin geliştirilmesini ön plana çıkaran öğreti ve yöntemlerden oluşan Zen Budizmi, özellikle samuraylar arasında hızla yaygınlaşmıştır. Zen tapınakları, dönemin komutanları tarafından da destek görür ve bu taponaklar geniş, dingin bahçeler içerisine inşa edilirler. Bahçeler ise, ruhun ve bedenin dinlenip huzur bulması için bireylerin kendine döndüğü önemli merkezler haline gelmiştir. 

Japon bahçeleri tasarımı, 7. yüzyılda önemli bir Japon yetkilinin Çin ziyareti sonrası budist bir tavır ile Japonya’da yeniden oluşturulmaya başlanması ile şekillenmiştir. Japon bahçelerindeki bütün unsurlar meditatif yönleri dolayısıyla dini bir öneme sahiptir. Patikalar, yaşam sürecinde yapılan seçimlere giden yolları; toprak, beslenme ve doğurganlığı; kayalar, dağları; havuzlar, göl ve denizleri; kum ise okyanusları simgelemektedir.

Bir Japon bahçesi, Barok Fransız bahçeleri örneklerinin aksine oldukça “boş” hissi vermektedir. Her bir köşe, boşluk, alan vb. bitki ve figürler ile bezeli değildir. Alan, etrafındaki elementler ile şekillendiği gibi, etrafını da şekillendirir. Dolayısıyla her mevsim kullanımdadırlar. İlkbaharda ağaçlar tomurcuklanır ve yapraklar yeşillenir; yazın ağaçların gölgelerinde gezinirken, koi adı verilen göllerde oluşan su sesleri ile dinlenebilirsiniz. Sonbaharda yeniden canlanmak üzere inzivaya çekilen ağaçların dökülen rengârenk yapraklarını ve doğanın kışa hazırlığını seyredebilirsiniz. Kış mevsimi ise ilkbahar gibi ayrı bir öneme sahiptir. Ağaç dallarının üzerinde oluşan kar yığınları, tomurcuklara benzetilir ve sekku ismi ile anılmaktadır.


Japon Bahçelerinde Kullanılan Tasarım Öğeleri

Kayalar, Çakıl Taşları ve Kum
Dekoratif öğeler olarak kullanılan malzemelerdendir. Genişçe olan kayalar, dağ ve tepelere benzetilmektedir. Bu tip kayalar, aynı zamanda patikalar ve köprülerin ana malzemeleri olarak da kullanılır.  Küçük taşlar ve çakıl taşları göl ve su elementlerinin konturlarının çevrelenmesinde tercih edilir. Su barındırmayan kuru bahçelerde ise çakıl taşları ve kum ile yapılan yüzeyler su elementinin yerini alarak deniz ve okyanusları simgelemektedir. Büyük taşlar ise daha sembolik anlamlar içererek; dağlar, adalar ve şelaleleri ifade edebilir.

Göletler, Dereler, Şelaleler
Göletler, birçok Japon bahçesinin ana unsurudur ve çoğu zaman gerçek veya mitolojik bir gölü ya da denizi temsil eder. Genellikle de –Türkiye’de Japon balığı (Chinese Goldfish) dediğimiz -  sazan balığı kökenli canlılar kullanılarak suya renkli unsurlar katılmaktadır. Su elementi içermeyen kuru bahçelerde ise dalgalı form ile şekil verilmiş çakıl taşları, kum veya dikey konumda yerleştirilen taşlar kullanır.

Adacıklar ve Köprüler
Adacıklar, göletler gibi Japon bahçelerinin diğer önem teşkil eden unsurlarındandır. Küçük boyutta, tekil olarak kullanılan örnekleri gibi, bir yapıyı üzerinde taşıyabilecek genişlikteki kayalar şeklinde de konumlandırılabilir. Adacıklar, dünya üzerindeki bir adayı temsil edebilir ya da sağlık ve uzun yaşamın sembolleri olan kaplumbağa ya da turna kuşları gibi dini figürleri de ifade edebilir. Köprüler ise adacıkları birleştirme, dere ya da göletlerin üzerinden geçmek amaçlı kullanılır. Basitçe yerleştirilmiş kaya ya da ahşap malzemeden parçalar kullanılarak yapılabilir.



Bitki Kullanımı
Her cins ağaç, çalı, çimenlik alan ve çiçek Japon bahçelerinde kullanılmaktadır. Karakteristik özelliklerinden dolayı mevsimsel olarak değişiklik gösteren akçaağaç, Japon kirazı ağacı (sakura) gibi ağaçlar genellikle tercih edilen türlerdir ve bu özelliklerini gösterebilmeleri için bahçe içindeki özel noktalara dikilir. Bunlar haricinde her daim yeşil olan çam ağaçları, karayosunlar, bambular da kullanılmaktadır. 

Bitkiler, bahçe içine doğal gözükecek şekilde, özenle yerleştirilir. Ağaçlar ve çalılar sürekli olarak budanarak; çimenler de kesilerek güzelliklerini korumaları için düzeltilir. Karayosunları ve gölet içindeki sazlıklar kir ve tortulardan temizlenir. Ağaçları, mevsimsel olarak oluşan hava koşullarından korumak üzere sırık, bez, ip vb. malzemelerden yararlanılır.  Ayrıca bitki üzerinde böcek oluşumunu engellemek için kamıştan yapılan sargılar ağaç gövdelerine sarılarak kullanılır.

Tepeler
Metrekare olarak geniş olan ve içinde uzun geziler yapılabilen bahçelerde yapay tepecikler oluşturulabilir. Aynı şekilde bu tepeler de gerçek ya da mitolojik bir dağı sembolize edebilir. Yükseltisi çok olan tepeler, panoramik görsellik sağladıklarından, ziyaretçiler tarafından üzerlerinde yürünebilir.

Su Çanakları
Birçok Japon bahçesi tsukabai adı verilen su çanakları içermektedir. Buralar, örneğin çay seremonisi gibi önemli olaylar öncesinde arınma maksatlı kullanılmaktadır. İşlem görmemiş kayalar üzerindeki doğal çukurlar ya da özellikle orta kısmına boşluk açılmış kayalar, su çanakları olarak kullanılmaktadır. Suyun alınması için bambu malzemeden yapılma kepçe kullanılır. Çoğu su çanağına, yine bambudan yapılma bir çeşme ile temiz su dökülmektedir. Genelde dekoratif bir başka öğe olan fenerler ile birlikte yerleştirilir.

Fenerler
Fenerler birçok farklı şekil ve boyutta olabilirler. Genelde taştan oyulurlar. Özel olarak belirlenmiş lokasyonlara konumlandırılırlar. Yerleştirildikleri alanlara hem fonksiyonel; hem de estetik açıdan değer katarlar. Fenerler, yukarıda bahsedilen su çanakları ile birlikte kullanılarak, çay seremonilerinin ana unsurlarından birini oluştururlar.

Patikalar
Patikalar, ziyaretçilerin bahçenin en etkili alanlarında gezinebilecekleri şekilde atlama taşları, çakıl taşları, kum ya da toprak malzemeler kullanılarak oluşturulurlar. Döngüsel yollar, farklı alanları birbirinden ayırmak veya tenha korular ya da gizli göletler gibi bölgelere giden patikalar şeklinde tasarlanabilir.

Yapılar
Birçok Japon bahçesi, içinde oturulup bahçenin seyredilebildiği bir inşaat yapısı içermektedir. Bu bir palas, villa, pavyon, köşk ya da tapınak olabilir.

Dolaylı Manzara
Shakkei adı verilen bu konsept ile bahçe dışında kalan manzara ve peyzaj unsurlarının, bahçenin kendisi ile olan ilişkisi ve bütünlüğü ifade edilmektedir. Dağ, tepe ya da inşaat yapıları dolaylı manzara olarak kabul edilebilir. Eski zamanlarda yapılmış birçok Japon bahçesine ait dolaylı manzara görüntüsü, şehirleşmenin getirmiş olduğu nedenlerle günümüzde bozuntuya uğramıştır.



Kendi Zen Bahçenizi Nasıl Yapabilirsiniz?

Japon bahçeleri tasarımına ait öğeler ve bunların bir arada kullanımları ile her birimiz, kendi Japon bahçemizi yaratabiliriz. Bu, basit bir bahçe tasarımı olarak görülebilir; ancak işe çok eski zamanlara dayanan Japon bahçelerinin yapılış amacını anlayarak başlamak, bir Japon bahçesi tasarlamaya girişmeden önce atılması gereken önemli adımlardan biridir. 

Meditasyon, dinlenme, gezinme ya da hangi amaç tasarımın arkasında olursa olsun, Zen Budizmi ile bağlantıda olan bir Japon bahçesi oluşturmak için kültür ve geleneğin cesurca birleştirilmesi gerekmektedir. Aşırıya kaçmadan, minimal ve asgari düzeyde yapılacak bitki seçimleri ile bahçe bakımına ayıracağınız süreden çok, burada geçireceğiz vakit ve iç huzuru düşünerek hareket edilmesi önerilmektedir. 

Gelelim Türkiye’nin büyükşehir şartlarında kendi Japon bahçemizi nasıl yapabileceğiz kısmına. Avrupa’da sıkça rastlayabileceğiniz küçük hobi bahçeleri gibi alanlara sahip olanların sayısını bilemeyeceğim; ancak konuyu metropol standartlarına çekmek gerekirse, bu noktada yapılabileceklerimiz sınırlı kalmakta. Dolayısıyla başlangıç olarak günümüzün büyük bir kısmını geçirdiğimiz ofis masanıza koymak üzere kendi Zen bahçenizi yapabileceğiniz malzemeleri aşağıya sıralıyorum. Şimdiden elinize sağlık...



  • Zen bahçenizi yapmak istediğiniz alanı belirleyelim. Balkonda, terasta, arka bahçede ya da masanızın üzerinde bir alan olabilir. 
  • Seçtiğiniz alana uygun boyutlarda bir kutu ya da kasa yapalım. Organik bir malzeme olan ahşap, kutu için ideal bir materyaldir. Örneğin çalışma masanız üzerine yerleştirmek için ayakkabı kutusu büyüklüğünde bir ahşap plaka uygun olabilir. 
  • Plakanın kenarlarına hafif bir derinlik katması için yine ahşap malzemeden latalar kullanarak çivi ve yapıştırıcı malzemeler ile çerçeve kapatalım. 
  • Zen bahçeleri özen ile bakılan saf ve temiz alanlar olduklarından bahçe içinde yabani ot oluşmaması için açık alandaki örneklerde zeminde izolasyon malzemesi kullanılmaktadır. Biz de bu geleneği devam ettirerek kasanın tabanını muşamba tarzı bir malzeme ile kaplayalım.
  • İzolasyon malzemesi üzerine kum ve çakıl taşlarını boşaltalım. Örneğin kendi Zen bahçemde, ince yapısı dolayısıyla geçtiğimiz sene Gökçeada’dan getirdiğim kumu ve topladığım taşları kullandım. 
  • Kumun içine kokulu mum, doğal taş, dekoratif heykelcik tarzı öğeler de yerleştirebilirsiniz.
  • Son olarak, kum üzerine şekil vermenize yardımcı olacak ahşap malzemeden yapılması önerilen bir tırmık bulundurmalısınız. Mesela ara ara işten bunaldığınızda, kum üzerinde değişik şekiller çizerek enerjinizi boşaltıp rahatlayabilirsiniz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.